Neden Elektrikli Motor

     Elektrikli motosikletlerin ilk olarak 1881 yılında Fransa’da ortaya çıktıklarını öğreniyoruz. Bu araçlar neredeyse 150 yıl sonra niçin yeni bir buluş gibi piyasaya tanıtılmış olabilir? Gustavo Troube tarafından üretilen ilk elektrikli bisiklet o dönemin şartlarından dolayı gelecek vaadetmiyordu. Bu yüzden yüzkırk yıl süren teknolojik gelişmelerin sonunda elektrikli motosiklet ve bisikletlerin verimli ve pratik hale geldiğini görüyoruz.

     Elektrikli motosiklet; motosikletlerin çalışma prensibinin çevreye duyarlı bir şekilde düzenlenmesi sonucu yalnızca elektrik enerjisiyle şarj olan ve standart motosikletlerle benzer işleve sahip ulaşım araçları olduğunu söyleyebiliriz.

     Elektrikli motosikletler, en yaygın motor türlerinden olan “göbek motorları” ile çalışıyor. Ön veya arka tekere monte edilen bu motor tipi, lastikleri çekme ve itme görevi üstleniyor. Elektrikli motosikletler için iki farklı temel motor seçeneği mevcut. Bunlar, mid drive motor ve pedal destekli motor alternatifleri olarak karşımıza çıkıyor. Mid drive motorlar, daha az pil tüketimine sahip olması yönünden daha kullanıcı dostu oluyor. Öte yandan bu düşük batarya tüketimine oranla bu araçların performansı da oldukça yüksek.

     Pedal destekli modellerde ise elektrik motoru yalnızca pedal çevirerek çalıştırılabiliyor. Pedal sistemli elektrikli bisikletler yine pedal çevirerek dik yokuşlara tırmanmanıza olanak tanıyor. Elektrikli motorun gücünden tasarruf etmek adına pedalları kullanmaya imkan tanıması yönünden bu araçlar, bütçe dostu olması ve sağlık açısından tercih sebebi oluyorlar. Elektrikli motosikletlerin çalışma prensipleri motor tipine göre farklı gibi görünse de aslında temelde yine aynı prensiple çalıştıklarını söylemek mümkün.

     Elektrikli motosiklet kullanmak için M sınıfı ehliyet sahibi olmanız gerekiyor. İlk zamanlarda yeterince yaygınlık söz konusu olmadığından bu kural geçerli olmasa da artık Karayolları Trafik Yönetmeliği uyarınca yapılan yeni düzenlemelere istinaden elektrikli motosikletler de M sınıfı sürücü belgelerine dahil oldu.
     Alt sınırı 16 olan olan elektrikli motosiklet ehliyet yaşı ise öne çıkan bir başka konu maddesi. 16 yaş ve üzeri tarafından kullanıma uygunluk gösteren elektrikli motosikletler de artık en temel ve en yaygın ulaşım araçları arasında ön plana çıkıyor. Ruhsat konusuna baktığımızda ise 250 watt veya daha yüksek kapasiteli elektrikli araçların mutlaka ruhsat ve plaka zorunluluğu bulunuyor.
     Elektrikli araçların avantajları su götürmez bir gerçek ancak elektrikli motosikletler de kullanıcıların hayatına pek çok fayda ve katkı sağlıyor. Şehir ulaşımlarında hızlı ve pratik çözümler sunabilen elektrikli motosikletler, yoğun trafikte ideal bir alternatife dönüşüyor. Bunun yanı sıra hem enerjiden hem de zamandan tasarruf sağlayan elektrikli motosikletler aynı zamanda bütçe dostu. Yük taşıma kolaylığı, bedensel hareketi desteklemesi, daha sağlıklı bir alternatif olabilmesi, açık hava ve güneş ile teması sağlaması yönünden elektrikli bisiklet ve elektrikli motosikletler pek çok faydalı özellik barındırıyor.